CHP’nin karanlık tarihi iftiharla sunar:
- Allah demeyi yasakladık,
-Ezan-ı Muhammedî’yi yasakladık,
-Kur’an öğretmeyi yasakladık,
-Fatih Sultan Mehmed’inki dahil türbeleri kapattık,
-Camilere buğday doldurup depo yaptık, sattık, bilardo salonu veya güreş kulübü, hatta Küçüksu Camii’nde olduğu gibi CHP lokali yaptık vs.
Bu “iftihar tablosu” hâlâ boynunuzda parıldarken aklımızla alay eder gibi “Biz dine/İslama saygılı bir partiyiz, hangi camiyi kapatmışız” diye efelenmeniz yok mu, öldürüyor insanı. Yalnız ibadete kapatıp müze yaptığınız Ayasofya ve Dolmabahçe camilerinin attığı tokat bile yeter ama utanacak yüz nerde!
Hacca gitmeyi yasaklamıştınız. Yok döviz yok, yok salgın var bahaneleriyle çeyrek asır boyunca Hacca göndermediğiniz Müslümanların haklarını nasıl ödeyeceksiniz?
Bırakın hacca gitmeyi, hatta 1934’te çıkarılan kanunla “Hacı” demeyi bile yasaklamıştınız.
Buyurun geçen yıl Hakk’a yürüyen İsmail Cerrahoğlu hocanın anlattıklarına:
“Hac yasağına rağmen çok az da olsa başlarına gelecek cezayı göze alarak gidenler oluyordu. Bu gidişler kaçak, gayr-i meşru yollarla oluyordu. Tek tük kaçak olarak gidenler geri dönmüyorlardı ki cezalandırılmasınlar.” (Mustafa Öcal, Cumhuriyet Devrinde Dini Eğitim ve Dini Hayat, III, 2008, 18)
Tek Parti devrinde Hacca gitmek ya kaçak göçek olabiliyor veya çaktırmadan. Aylar önce turistik bir maksatla yurt dışına çıkıyorlar, Hacca gittikleri belli olmasın diye aylar sonra dönerek başlarına bir kaza gelmesine mani oluyorlardı. Cezalandırılmak işten bile değildi.
Sabancı Üniversitesi hocalarından Cemil Koçak Madalyonun Arka Yüzü adlı kitabında ilginç bir noktayı yakalar. CHP ilk kez çok partili yapılacak olan 1946 seçimi sırasında Haccı serbest bırakmıştır. Halktan oy isteyecektir ve bir taviz vermesi gerekiyordur. Verir de. Kurnazlık bu ya, seçimden sonra yine yasaklayacaktır.
Bu arada 1950 seçimi yaklaşmaktadır. Halkın Demokrat Parti’den en canhıraş talebi, ezan ve Kur’an başta olmak üzere dinî özgürlüklerin verilmesidir. Oyların DP’ye aktığını gören CHP 1947 Kurultayındaki özeleştirilerin ardından dizginleri gevşetmeyi deneyecektir. Din dersleri yeniden konulacak, İlahiyat Fakültesi ve “İmam Hatip Kursları” açılacaktır. Bu arada bazı türbelerin kapısına vurulan paslı kilitler de açılanlar arasındadır.
Cemil Koçak’ın Devlet Arşivleri’nde bulduğu bir belgeye göre 17 Ekim 1947 tarihli Bakanlar Kurulu kararında “önümüzdeki Hac mevsimi için vatandaşlarımızın Hicaz’a gitmesine müsaade edilmeyeceği” bildiriliyor, böylece 1948 yılında İslamın şartlarından Hac farizası yeniden yasaklanıyordu.
1948 Eylülünde Mehmed Akif’in arkadaşı Eşref Edip’in çıkarmakta olduğu Sebilürreşad dergisinde bomba gibi eleştiriler uç vermeye, Tek Parti devrinde susturulmuş kalemler yazmaya başlamıştır.
“Senelerce yasaktan sonra” diyordu Ömer Tunca “geçen sene Hacca gitmeye müsaade edildi. (Fakat) Bu sene hacca müsaade edilmeyecek! Sebep, döviz kıtlığı imiş! Döviz yokmuş! Binlerce liralık lüks otomobillere, kürk mantolara, mücevherat ve pahalı saatlere, sinema film ve festivallerine, ecnebi futbolculara, Avrupa ve Amerika’ya tetkik seyahatlerine, seyyahlara, lüks radyolara, metresi 100 liradan fazla Fransız kumaşlarına, 50 gramı 100 lira olan lavantalara, pudra, krem, allık, rujlara, iskambil kâğıtlarına döviz var da, Hacca, hacılara gelince mi yok?”
Halbuki Anayasanın 75. maddesine göre herkes din hürriyetine sahiptir. “Haccı yasak eden bir kanun çıkmadıkça Hacca gitmeye kimse mani olamaz” diye biten yazıyı başkaları takip edecek ve 1949 yılında, yine bir seçim arifesinde taviz mahiyetinde Hacca gitmek serbest bırakılacak, Hikmet Feridun Es Hürriyet gazetesinde Hac izlenimlerini yazacak ve halkın teveccühüyle artan tirajlar yüzünden uzun yıllar Hicaz’a Hac izlenimlerini kaleme alacak muhabirler gönderme geleneği başlayacaktır Babıali’de.
Hacca gitmeyi dahi 25 yıl boyunca yasaklayan parti hafızamızla alay etmek için olsa gerek, “Biz kimin dinine karışmışız” diyebiliyor. Bu millet yaptıklarınızı unutmadığını son seçimde dahi gösterdi, anlamadınızsa aklınıza yanın.
https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/mustafa-armagan/buyur-helalles-chp-hacca-gitmeyi-dahi-yasaklamistin-42403.html