Hepimiz çaresizlikten sinir küpüne döndük. İslam dünyasının orta yerinde bu korkunç felaket karşısında böylesi aciz kalmak izah edilebilecek bir şey değil.
İster istemez hepimiz suçlu arıyoruz, bulmakta da gecikmiyoruz.
Türkiye’de yaşayanlar olarak elbette akla ilk gelen iktidardır, devleti yönetenlerdir.
Çoğumuz ta ilk günden itibaren Gazze katliamına Türkiye’nin niçin müdahale etmediğine hatta ümmetin liderliğine oynayan bir ülke olarak niçin doğrudan savaşa girilmediğine kızmıştır.
Daha sonra başta ABD ve emperyalist dünyanın Akdeniz’e yığdığı korkunç gücünü görünce ister istemez susuyoruz, bunu bir daha dillendiremiyoruz.
Bu defa Siyonist terör devletine karşı fiili savaş olmasa bile hiç olmazsa devlet çapında bir ambargo konulmasını, hava sahasının ve limanların kapatılmasını, ticaretin yasaklanmasını dile getirdik durduk. Maalesef o da olmadı, demek ki buna da gücümüz yetmiyormuş, şimdilerde bu iddiamızdan da geri adım atmış durumdayız.
Fakat ben bir şeye sinir oluyorum, neredeyse çıldıracağım. Şu bizim iktidar medyasının Gazze katliamının başladığı günden bu yana yaptığı yayınlara bir bakar mısınız? Her Allah’ın günü Türkiye’nin ya yeni bir füze yaptığını, ya bir SİHA yaptığını, ya bir İHA yaptığını, hava gücüne katılmak üzere yeni bir uçak yapıp orduya teslim edildiğini birinci haber olarak duyuruyor. Yine aynı şekilde deniz gücüne katılmak üzere savaş gemileri yapıp denize indirdiğini haber veriyor.
Diyeceksiniz ki bunun nesine kızıyorsun, ülkesini seven herkes bunlara sevinmeli değil mi? Elbette seviniyoruz, sevinmeyenin gözü kör olsun.
Fakat malum medyanın öyle bir haber veriş şekli var ki, sanki şöyle diyecek zannediyorsunuz;
“Bekle ey israil, işte şimdi geliyoruz!”
“Bekleyin ey Gazze’li yavrular, bekleyin ey Gazzeli anneler! Aha şimdi yetişiyoruz imdadınıza!”
Öyle ya, katliamın en korkunç boyutlara ulaştığı her Allah’ın günü siz böyle haber yaparsanız ister istemez biz böyle bir beklentiye girmez miyiz?
Bir yandan siz Gazze’ye bir tek mermi bile gönderemeyeceksiniz, öte yandan her gün icat edilen muhteşem silahları heyecanla ekranlara getireceksiniz. Keşke bu manzaradan dolayı Kuduz Terör devleti korkmuş olsa da bir adım geri atsa ya!
En çok neye sinir oluyorum biliyor musunuz? - Mehmed Göktaş - Doğruhaber (dogruhaber.com.tr)